Çiftlik Bank davasında 7 yıl sonra karar çıktı. Davanın baş sanıklarından ‘Tosuncuk’ lakaplı Mehmet Aydın ve ağabeyi Fatih Aydın’a 45 bin 376 yıl 6’şar ay hapis cezası verildi. Dolandırıcılık olayı 2018’de patlamıştı.
Kamuoyunda ‘Çiftlik Bank’ olarak bilinen sistemin kurucusu oldukları gerekçesiyle ‘suç örgütü kurmak ve yönetmek’ iddiasıyla tutuklanan ‘Tosuncuk’ lakaplı Mehmet Aydın ile kardeşi Fatih Aydın’ın da aralarında bulunduğu 20 sanığın 5 ayrı dosyadan yargılandığı davada karar çıktı.
Anadolu Adliyesi 6. Ağır Ceza Mahkemesi‘nde görülen duruşmaya tutuklu sanıklar ‘Tosuncuk’ lakaplı Aydın, Fatih Aydın, Havva Özay ve Osman Naim Kaya katıldı. Mehmet Aydın ile kardeşi Fatih Aydın’ın ‘Bilişim sistemleri aracılığıyla dolandırıcılık’ suçundan 4 bin 414 kez olmak üzere, ‘Suç örgütü kurma’ ve ‘Suçtan kaynaklanan mal varlığı değerlerini aklama’ suçlarından cezalandırılmaları talep edilen davanın karar duruşmasında, bazı tutuksuz sanıklar ve sanık avukatları da hazır bulundu.
“’Dolandırma amacım yoktu’
Tutuklu Mehmet Aydın son savunmasında, “Yazılı savunmam oldu detaylı şekilde. Ben dolandırmak kastıyla yapmadım; kimseyi de dolandırmadım. Benim dolandırma amacım yoktu. Devlet mal varlığıma el koyduğu için zararları ödeyemedim. El konulan param faizli duruyor onunla karşılanabilir. Tutuklu Sanık Fatih Aydın ise savunmasında, “Daha önce savunmamı yapmıştım. Tahliyemi talep ediyorum” dedi.
“Kumarhane parasıydı”
Tutuklu sanık Osman Naim Kaya, “Hiçbir şekilde firar ve kaçak durumda olmadım. Ben mahkemenin orada da burada da tahliye olduğumda dolayısıyla Mehmet Aydın ile internet aracılığıyla tanıştım. Mehmet Aydın’ın Türkiye’deki işleriyle alakam yoktur. Emir alışverişim olmadı. Beraatimi talep ediyorum” dedi. Tutuklu Havva Özay ise, “Başkanım örgütle alakam yoktur. Hesabıma gelen paralar kumarhaneden gelmiştir. Beraatimi talep ediyorum” diye konuştu.
“Öğrenciydim, para kazanmak için girdim”
Tutuklu sanık Koray Hasgül ise SEGBİS sistemiyle katıldığı duruşmada suçlamaları reddetti. Hasgül “Sayın Hakim Çiftlik Bank’ta çalışmaya başladığımda öğrenciydim. Para kazanmak için girmiştim. Ben kendi dahilimde ve irademle hareket etmedim. Talimatla hareket ettim. Kişilerin maaşlarını ödemede yardımcı oldum. Hesabıma da maaşım haricinde bir kuruş para geçmemiştir. Önce tahliyemi sonra beraatimi talep ediyorum” ifadelerini kullandı. Bir önceki duruşmada tahliye edilen Cafer Çolak ise, “Dün geceden beri yazıyorlar. ‘Ben yarın mahkemedeyim benim vicdanım rahat’ dedim. Benim hayatım yok. Psikolojim bozuldu. Çocuğuma vakit ayıramıyorum. Evime ekmek götüreceğim. Benim ailemde karakola giden insan yok ben içeri girdim beraatimi istiyorum” savunması yaptı.
“Yalan beyanım yok”
Karar açıklanmadan önce son sözünü söyleyen Mehmet Aydın, “Herhangi bir yalan beyanda bulunmadım müştekilere. Beraatimi istiyorum” derken, Fatih Aydın ise, “Ben hiçbir örgüte üye değilim. Sanıkları dinlediniz. Sanıklardan çoğu beni tanımıyor. Ben de çoğunu tanımıyorum. Beraatimi talep ediyorum.” cümlelerini kullandı. Osman Naim Kaya ise, “Beraatimi talep ediyorum” derken, Havva Özay ise, “Örgütle hiçbir alakam yoktur beraatimi talep ediyorum” dedi.
Kararını açıklayan mahkeme ‘Tosuncuk’ lakaplı Mehmet Aydın ve ağabeyi Fatih Aydın’a 45 bin 376 yıl 6’şar ay hapis cezası verildi.
Çiftlik Bank olayı nedir?
Çiftlik Bank dolandırıcılığı, 12 Mart 2018’de patladı. Suç örgütünün kurucusu ve lideri olduğu belirtilen ‘Tosuncuk’ lakaplı Mehmet Aydın Türkiye’den kaçtı. Temmuz 2021’de yakalanıp Türkiye’ye getiriklen Aydın’ın hakkında iddianamede hazırlandı.
Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan Çiftlik Bank davasına ait 5 ayrı iddianamede, Mehmet Aydın ile Fatih Aydın hakkında ‘Suç işlemek amacıyla örgüt kurma ve yönetme’, ‘Bilişim sistemlerini araç olarak kullanmak suretiyle nitelikli dolandırıcılık’ ve ‘Ticari şirketlerin faaliyeti kapsamında nitelikli dolandırıcılık’ suçlarından 4 bin 582 kişiyi mağdur ettikleri gerekçesiyle 25 bin 699 yıldan 85 bin 646 yıla kadar hapis cezası istenmişti. İddianamelerde, Aydın kardeşlerin yanı sıra 18 sanık hakkında da benzer suçlardan hapis cezası talep edilmişti. Anadolu 6. Ağır Ceza Mahkemesi, 15 Eylül 2023’te görülen duruşmada 4 dosyanın ana davayla birleştirilmesine karar vermişti.
