back to top
25 Ekim 2025, Cumartesi

Ne zaman hesap verecekler?

Değerli dostlarım;

Cumhurbaşkanı şimdi de ‘ÜMMETÇİLİK‘ yapmaya başladı.

Bakın ben cevap veriyorum.

Dinim İSLAM;

Kitabım KUR’AN;

Hz. Muhammed Mustafa (S.A.V.) PEYGAMBERİM;

AMA;

Ben bir TÜRK’ÜM;

Dilim TÜRKÇE;

Vatanım; TÜRKİYE

İdaremiz; TÜRKİYE CUMHURİYETİ;

Ne Kürdün düşmanı ne Arap’ın dostuyum.

Bu memlekette doğdum, yine burada öleceğim.

Ben sizin anladığınız anlamda Mezhepçi değilim.

Beni ülkeme bağlayan en önemli unsur “Vatandaşlık” bağıdır.

Değerli dostlarım;

Dokuz yıldır 15 Temmuz‘u kutluyor ve milletin demokrasiye nasıl sahip çıktığını dinliyoruz.

Sahi bizde Demokrasi var mı?

Demokrasi olsaydı, kuvvetler ayrılığı olurdu; Hukuk işler adalet sağlanırdı.

Mühürsüz zarflar geçerli sayılmaz; bir zarftan çıkan üç oyun geçerli kabul edilirken dördüncü oy iptal edilmezdi.

Demokrasi olsaydı 15 Temmuz’da darbe girişiminin arkasındaki siyasi ayağın şimdiye kadar bulunmuş olurdu.

15 Temmuz darbe girişiminden sonra askerler, polisler, doktorlar, mühendisler, akademisyenler, tüccarlar, sanayici ve iş insanları; memurlar ve aklınıza ne tür meslek gelirse gelsin her birisinden binlerce kişi ya hapse girdi ya işinden oldu ya sürüldü…

Ancak;

Siyasetten kimse zarar görmedi.

AKP‘nin korudukları hakkında da davalar açılmadı

15 Temmuz darbe girişiminden sonra Meclis’te kurulan ‘Darbeyi Araştırma Komisyonu’nun raporu bile işleme alınmadı.

Peki ya başı kesilen ana kuzusu askerlerin hakkını kim arayacak

15 Temmuz’dan önce;

Gel de bu hasretlik bitsin diyen politikacılar;

ABD ye ziyarete giderek el etek öpenler;

Fetullah Gülen için methiyeler düzen düzenbaz siyasetçiler;

Acaba ne zaman hesap verecekler?

Her kim, bu memleketin bekası ile uğraşır ve millete hainlik ederse

Allah onların bin türlü belasını versin.

Köşe Yazıları

tümü

Gündem