Eski bakanlardan Abdüllatif Şener’in oğlu Bedirhan Şener, evinde rehin aldığı anneannesi Leyla Çetiner’i tabancayla vurarak öldürdü. Şüpheli Şener, polis tarafından gözaltına alındı.
Ortaya çıkan son bilgilere göre olay dün akşam saatlerinde Çankaya ilçesi Güvenevler Mahallesi’nde meydana geldi. Eski Bakan Abdüllatif Şener’in oğlu Bedirhan Şener ile anneannesi 80 yaşındaki Leyla Çetiner arasında, Meneviş Sokak’ta ikamet ettikleri evlerinde henüz bilinmeyen nedenle tartışma çıktı. Tartışmanın büyümesi üzerine Bedirhan Şener, anneannesi Çetiner’i tabancayla rehin aldı. Bunun üzerine Abdüllatif Şener, sokağa çıkarak durumu polis ekiplerine bildirdi. İhbar üzerine olay yerine çok sayıda polis ve sağlık ekibi sevk edildi. Bedirhan Şener, bu sırada anneannesi Çetiner’i silahla vurarak öldürdü. Şener, polis ekiplerince gözaltına alınırken, ambulansla özel bir hastaneye sevk edilen Çetiner ise yapılan tüm müdahalelere rağmen hayatını kaybetti.
“Oğlumun psikolojik sorunları var”
Sözcü’den Saygı Öztürk’e konuşan Abdüllatif Şener, sosyal medyada yer alan iddiaların gerçeği yansıtmadığını, eşinin hayatta olduğunu belirterek, “Psikolojik sorunları olan oğlum karşısındaki kişinin anneannesini olduğunu bile bilmeden ateş etmiş” dedi.
Tanık komşu: Silahla 4 el ateş edildi
Olayın tanıklarından Güvenevler Mahallesi Muhtarı Seviye Ardıç, gazetecilere yaptığı açıklamada, mahalle azasının kendisini arayarak bir silah sesi geldiğini, mahallede polis ekipleri ve ambulansların olduğunu aktardı. Bunun üzerine hemen olay yerine geldiğini söyleyen Ardıç, “Polisler ve mahallelilerden öğrendiğim Abdüllatif Şener’in oğlu olduğu ve silahla 4 el ateş edildiği söyleniyor. Yaralı hastaneye kaldırılıyor ve orada hayatını kaybediyor” diye konuştu.
İsmini vermek istemeyen diğer bir görgü tanığı ise Abdüllatif Şener’in komşusu olduğunu söyleyerek, olayı şöyle anlattı:
“4 silah sesi duydum. Panik oldum ve pencereyi açtım. Bir tane kadın gördüm, ‘Annemi vurdular’ diye bağırdı. Kapıda bir tane beyefendi vardı. Bu beyefendi telefonla uğraşıyordu. Ben de o sırada kadının yanına gittim, su verdim. Tabii o an, ne oldu, diye soramıyorsunuz. Kadın biraz panik oldu ve ağlamaya başladı, sakinleştirdim. Daha sonra polis, ambulans ve çevik kuvvet geldi. Ambulansı içeri almadılar, silahlı olabilir diye. Yaklaşık 20 dakika içeriye girmeyi bekledik. Galiba kapının arkasına sıkışmış. O an kadına odaklandım, onu sakinleştirdim. Ama eminim 4 el şiddetli bir silah sesi duydum. Öncesinde hiç tartışma sesi duymadım. Buralarda hiç olmaz. Çok şaşkınım.”