Silivri’deki Marmara Cezaevi’nde tutuklu bulunan Ekrem İmamoğlu, haksız yatay geçiş yaparak diploma aldığı iddiasıyla mahkemeye çıktı. University College of Northern Cyprus’tan İstanbul Üniversitesi’ne yatay geçiş yaptığı diploma nedeniyle açılan davada savunma yapan İmamoğlu, “35 yıl önce 18 yaşında bir çocuğun nasıl böyle bir şey yaptığına inanabiliyor musunuz? Bu iddianameyi savcı yazmadı, bir sonraki seçimi kazanacağımı bilenler yazdırdı” dedi.
İstanbul 59. Asliye Ceza Mahkemesi’nce Silivri’deki Marmara Kapalı Ceza İnfaz Kurumu karşısındaki salonda görülen duruşmaya İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve avukatları katıldı. Duruşma saat 10.50’de başladı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, İmamoğlu’nun eşi Dilek İmamoğlu, çocukları ve babası Hasan İmamoğlu’nun yanı sıra CHP’li isimler de duruşmayı izlemek için Silivri’ye geldi. İmamoğlu kimlik tespitinde tahsil durumunu “yüksek lisans”, aylık gelirini ise 250 bin lira olarak bildirdi.
İmamoğlu: Şu an bir darbe sürecindeyiz
Duruşmada savunma yapan İmamoğlu,“35 yıl önce 18 yaşında bir çocuğun nasıl böyle bir şey yaptığına inanabiliyor musunuz? Bu iddianameyi savcı yazmadı, bir sonraki seçimi kazanacağımı bilenler yazdırdı” diye konuştu.
Bugünün 12 Eylül olduğuna dikkat çeken İmamoğlu, “Şu an darbe süreci içerisinde olduğumuzu söylemek isterim. Yaklaşık bir yıldır bu kurgunun adım adım yürütüldüğü, 18 Mart’ta diplomamın iptaliyle fitilinin çekildiği, 19 Mart’ta operasyonlarla devam eden çok acı bir sürecin içerisindeyiz” dedi.
“Dava konusu tamamen bir kurgu”
İmamoğlu, “Ben 18 yaşında bir çocuk olarak elimim dahi değmediği bir olaydan yargılanıyorum, hem de hapis cezasıyla. Dava konusu tamamen bir kurgu. Sanki ben hileyle diploma almışım, yüksek lisansa başvurmuşum, askerlik şubesine götürüp kullanmışım, sonra da Yüksek Seçim Kurulu’na sunmuşum” dedi.
Lise diplomasıyla bile belediye başkanı olunabildiğini belirten İmamoğlu, “Yüksek Seçim Kurulu’na başvurur diye telaşa kapılıyor ve aslında kendini ele veriyor. Bu evrak işin özeti aslında. Yüksek lisans diploması üzerinden kurgulanan bir oyun” ifadelerini kullandı.
“Diploma sadece cumhurbaşkanı adaylığı için gerekiyor”
İmamoğlu, Cumhuriyet Başsavcılığı’nın 24 Şubat’ta İstanbul Üniversitesi’ne “acele et, hemen karar ver” diye yazı gönderdiğini aktardı. Bu yazıda diplomasının kullanılmaya devam edildiği ve İmamoğlu’nun cumhurbaşkanlığına başvurabileceği endişesinin dile getirildiğini belirtti.
“Yüksek Seçim Kurulu’nda üniversite diploması sadece cumhurbaşkanı adayı için isteniyor. Başka hiçbir makam için verilmiyor. Bu tam bir rezalettir” diyen İmamoğlu, bu durumu “neon ışıklarla bütün Türkiye’ye duyurmak” istediğini belirtti.
“Anacığımın ak sütü kadar helal diplomam”
İmamoğlu duruşmada, “Anacığımın ak sütü kadar helal olan diplomamı iptal ettiler. 30-35 yıl önce benim cumhurbaşkanı olacağımı anlamışlardır” dedi.
Köyde doğup büyüdüğünü anlatan İmamoğlu, “17 yaşında Kıbrıs’a gittim. 23 yaşında İstanbul Üniversitesi’nden mezuniyet diplomamı aldım. Kul hakkı yemekten çekinmeden imza atan bir şebekeyle karşı karşıyayız” diye konuştu.
İddianamedeki suçlamalar neler?
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı’nca hazırlanan iddianamede, 18 Eylül 2024’te İmamoğlu’nun diplomasının sahte olduğu iddiasıyla CİMER’e başvuru yapıldığı, 1 Ekim’de de savcılığa şikayet dilekçesi sunulduğu belirtiliyor.
İddianamede İmamoğlu’nun Kıbrıs’ta öğrenim gördüğü University College of Northern Cyprus’ın (UCNC) 1990’da YÖK tarafından tanınan üniversitelerden biri olmadığı aktarılıyor. YÖK’ün 1988 ve 1992’deki yazılarında KKTC’de faaliyet gösteren kurumlardan sadece Doğu Akdeniz Üniversitesi’nin tanındığı ifade ediliyor.
İddianamede yatay geçiş kontenjanlarının usulsüz artırıldığı, bazı öğrencilerin listeden silinerek yeni öğrencilerin eklendiği, 3 kişilik kontenjana 54 kişinin alındığı iddia ediliyor.
İmamoğlu’nun öğrenci kütük defterine gerçekte University College of Northern Cyprus’a kayıtlı olmasına rağmen Doğu Akdeniz Üniversitesi öğrencisi olarak kaydedildiği belirtiliyor.
2 yıl 6 aydan 8 yıl 9 aya kadar hapis talebi
Savcılık İmamoğlu’nun “zincirleme şekilde resmi belgede sahtecilik” suçundan 2 yıl 6 aydan 8 yıl 9 aya kadar hapis cezası verilmesini talep ediyor. Ayrıca mahkum edilmesi halinde TCK’nın 53. maddesi uyarınca belli hakları kullanmaktan yoksun bırakılması da isteniyor.
İddianamede İmamoğlu’nun sahte olduğu iddia edilen evrakın TCK’nın 54. maddesi uyarınca müsadere edilmesi de talep ediliyor. Dava devam ediyor.