21 Aralık 2024, Cumartesi

Şeyda polisin katili hakim karşısına çıktı: Savunacak avukat çıkmadı

İstanbul Ümraniye’de polis memuru Şeyda Yılmaz’ı vurarak şehit eden Yunus Emre Geçti’nin yargılanmasına başlandı. Hakkında 5 ayrı suçtan, ağırlaştırılmış müebbet ve 50 yıla kadar hapis talep edilen Geçti’nin baro tarafından atanan müdafilerinin davadan çekilmesi nedeniyle sanığın savunması alınamadı. Sanık Yunus Emre Geçti, “Ben savunma yapamayacaksam nasıl yargılanacağım? Bana polis merkezinde ifade verdirdiler. Ben kendimi savunmak istiyorum. Bana ceza verecek misiniz” diye karşılık verdi. Mahkeme başkanı ise “Savunmanı almadan herhangi bir hükme varamayız” cevabını verdi.

Ümraniye’de 23 Eylül 2024 tarihinde polis memuru Şeyda Yılmaz’ı (27) şehit eden Yunus Emre Geçti, ağırlaştırılmış müebbet ve 50 yıla kadar hapis talebiyle hakim karşısına çıktı. Anadolu 26. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmaya, sanık Yunus Emre Geçti tutuklu bulunduğu Erzincan Kapalı Cezaevi’nden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile bağlanırken, şehit polis Şeyda Yılmaz’ın eşi Semih Yılmaz ve ailesi salonda hazır bulundu.

Avukatları dosyadan çekildi

Tutuklu sanık Yunus Emre Geçti, kimlik tespiti sırasında bekar olduğunu ancak 5 aylık bebeği olduğunu kaydetti. Geçti, “Liseyi bitirdim, üniversitede staja başlayacaktım. Bu durumdan dolayı başlayamadım. Teknisyenim. Sabıka kaydım yok” dedi.

Mahkeme başkanı, sanık için barodan atanan avukatların istifa dilekçesi belirterek, “Yeniden barodan avukat talep edeceğiz. Bu nedenle senin savunmanı alamıyoruz” açıklaması yaptı. Sanık ise, “Ben savunma yapamayacaksam nasıl yargılanacağım? Bana polis merkezinde ifade verdirdiler. Ben kendimi savunmak istiyorum. Bana ceza verecek misiniz” diye karşılık verdi. Mahkeme başkanı ise “Savunmanı almadan herhangi bir hükme varamayız” ifadelerini kullandı.

önce gerçek
Beğenebilirsiniz
tümü

Nihal Olçok: Gördüğüm kadarıyla bir devlet projesiydi bu, herkes muradına erdi (I)

(1. BÖLÜM) Bugün 15 Temmuz… Türkiye’nin tarihinde eşi olmayan karanlıkta bir gün. O günden geride, soru işaretleriyle bir anne kaldı, 16 Temmuz’a geçemeyen, hep 15 Temmuz’da...