Türk yargısının, Avrupa İnsan hakları Mahkemesi(AİHM) kararlarına karşı direnişi sürüyor. Daha önce Osman Kavala, Selahattin Demirtaş gibi tutuklular hakkında verilen ‘hak ihlali’ kararlarını uygulamayan Türkiye, son olarak ‘FETÖ’ yargılamalarında emsal olacak öğretmen ‘Yüksel Yalçınkaya kararı’nı yok saydı. Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesi, AİHM’in ‘kanunsuz suç olmaz‘ kararına rağmen Yalçınkaya’ya yine aynı cezayı verdi.
15 Temmuz darbe girişimi sonrası mağduriyetlere neden olan yargılamalara ilişkin AİHM kararları çıkıyor. Bunlardan en önemlisi AİHM Büyük Daire’nin verdiği Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin 7’inci maddesinin ihlaline ilişkin Yüksel Yalçınkaya kararı oldu. Büyük Daire, Yalçınkaya’nın başvurusunda ByLock kullanımı, sendika ve dernek üyeliği, Bank Asya’ya para yatırma gibi suçlamaları hukuka aykırı bularak hak ihlali tespit etti.
Bu karar sonrası yeniden yargılama başladı. Kayseri 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde bugün ikinci duruşma yapıldı. Sanık Yüksel Yalçınkaya, avukatı ve hukukçuların takip ettiği duruşmada, savcı mütalaasını açıkladı ve hapis cezası verilmesini talep etti. Yalçınkaya’nın avukatının savunması sonrası hüküm veren mahkeme, AİHM kararına uymadı. Mahkeme, eski kararında direnerek Yalçınkaya’ya 6 yıl 3 ay hapis cezası verdi.
Kasım 2022 tarihinde tahliye olan Yalçınkaya, hapis cezasının infazı tamamlandığı için tekrar cezaevine girmeyecek. Ancak, Türk yargısı bu hükümle, AİHM’in emsal kararı uygulanmayarak ‘FETÖ’ yargılamalarındaki tavrını sürdürmekte kararlı olduğunu gösteriyor.
AİHM, 1 yıl önce, “Kanunsuz suç olmaz” dedi
AİHM Büyük Dairesi, Eylül 2023’te Yalçınkaya/Türkiye davasında kararını açıkladı. Büyük Daire, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’nin (AİHS) birçok kilit maddesinin Türkiye tarafından ihlal edildiğine hükmetti. ‘Kanunsuz suç olmaz’ diyen AİHM’in bu kararı on binlerce ByLock kaynaklı terör örgütü üyeliği davası için emsal oluşturuyordu.
AİHM, 64 yıllık tarihindeki çok sayıda kişiyi etkileyen en önemli kararlarından birini açıkladı. Adil yargılanma hakkı (madde 6), kanunsuz ceza olmaz ilkesi (madde 7) ve toplanma ve örgütlenme özgürlüğü (madde 11) gibi kilit hakların ihlal edildiğine kanaat getirerek öğretmen Yalçınkaya’nın terör örgütü üyeliğinden 6 yıl 3 ay cezaya çarptırılmasının hak ihlali olduğuna hükmetti.
AİHM tarafından öncü dava (leading case) olarak belirlenen davanın hem AİHM hem de Yargıtay’daki davalar için örnek olması gerekiyor.