29 Nisan 2025, Salı

‘Eğitimsiz eğitim’ politikası ve siyasi operasyon

Değerli dostlarım;

Bugün sizlere çağımızın en  anlamlı şiirlerini yazan Abdurrahim KARAKOÇ’UN bir dörtlüğü ile seslenmek istedim:

Karakoç diyor ki:

Teraziye koymuşlar zorbayı;

Keyfe göre dolduruyor kefeyi.

Adalet yürekten yemiş darbeyi,

İlim hasta, irfan ölmüş bak hele.

Bu satırları özellikle ülkemizdeki eğitim durumunu dikkate alarak  yazmak istedim.

İstikrar, eğitimde önemli bir süreç ve verimlilik unsurudur. Siz hergün yaz boz tahtası yaparak öğretmenleri oradan oraya atarsanız eğitimde verimliliği sağlayamazsınız.

Bakan diyor ki “40 yıldır aynı okulda görev yapan öğretmen var.” Evet bu doğrudur ama bunun sakıncaları nelerdir ve hangi ölçülere göre istemediği yere gönderiyorsunuz?

Unutmayın ki; öğretmenin rahat ve huzurlu olması mutlaka eğitimin verimli olmasına katkı sunacaktır. Bakanlıkta en kolay şey öğretmenleri istemedikleri yerlere göndermek, en zor iş ise öğretmen ve öğrencileri memnun etmektir.

Sizin maksadınız üzüm yemekse bu tür uygulamalar eğitime birşey kazandırmayacaktır Sn. Bakan.

Mesele şu; Türkiye’nin eğitiminde yerleşmiş  ‘okul, aile ve çevre’ üçgeni ile belirgin bir ivme kazanmış bu kurumlar belli ki sizin ‘eğitimsiz eğitim ‘ politikanıza uymadılar. Onları dizayn etmek istiyorsunuz ki bu eğitime ihanettir.

Diğer yandan ‘Proje Okullar’da çalışan bir kısım öğretmeni gönderip, bir kısmının  görev sürelerini uzatmak ise tamamen siyasi bir operasyondur. Siz siyaset yapmak istiyorsanız bunu okul ve öğretmen üzerinden yaparsanız emin olun daha çok kaybedersiniz..

Ne diyor Mevlana:

Cahilin çok olduğu memleketlerde şeytana gerek yoktur.

Değerli dostlarım;

Siyasete bulaşmayı reddetmenin cezalarından birisi kendinizden daha değersiz kişiler tarafından yönetilir hale gelmektir. (PLATO)

Millet kendi değerini bilir ve ‘ben de varım’ dediği an, ülkenin önü açılacaktır.

Köşe Yazıları

tümü

Gündem