Kamuoyunda bilinen adıyla 10. yargı paketi bugün Meclis Genel Kurulu’na geliyor. Haftalardır ‘af’ beklentisi nedeniyle gündemin baş sırasına oturan paketten ne çıktığı ise meçhul. Paketin temel felsefesi ise çok sorunlu. Zıtlığın birleşmesi yani ‘oksimoron’ denilen durum var. Paket, nüfusu 450 bini bulan hapishaneleri rahatlatmak amacı ile toplumdaki ‘cezasızlık algısı’nı ortadan kaldırmak için cezaların artırılmasını içeriyor. Öte yandan pakette ceza hukukuna yeni bir kavram kazandırılmış: İlk bakışta. Paket ile sosyal medya paylaşımlarının ‘ilk bakışta’ kişi haklarına aykırılığı anlaşılması ve devamında sitenin kapatılması ya da yüzde 90 oranında bant daraltmasına gidilmesinin önü açılıyor.
Yargı paketinin içeriğini incelediğimizde Adalet Bakanlığı’nın bile ne yapmak istediğini bilmediği bir görüntü ortaya çıkıyor. ‘Adalet adına hiç bir şey yapmıyoruz, bari yapıyor görünelim’ der gibi bir üstten doldurup alttan boşalan bir kovayı doldurulmaya çalışılması sanki.
Şöyle ki, Türkiye’de en çok değişikliğe gidilen kanun araştırması yapılsa şampiyon Kamu İhale Kanunu olur ikincisi de Ceza Kanunu. 2005 yılında doğumuna şahit olduğum 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu, estetik yaptırmaya doyamayan kadına dönüştü… Burnunu bir kısalttırıyor, bir düzleştiriyor bir kaldırıyor. Ama en son artık o burun burun olmaktan çıkıyor. Geldiğimiz nokta.
Teşebbüs, kasten yaralama suçlarında ceza arttı
Bu son değişiklikte, teşebbüs aşamasında kalan suçlar(cinayet vs), kasten yaralama, tehdit, trafik güvenliği, araç önü kesmek, kara ve hava araçlarının hareketini engellemek gibi suçların cezalarında ciddi artırıma gidildi.
Kara, deniz, hava ulaşımı suçlarına yeni ayar
Örneğin bir uçağın kalkışını engellemek ya da başka yere götürmek 5 yıldan 10 yıl kadar hapis cezası ile cezalandırılacak. Hukuka aykırı bir davranışla kara ulaşım aracının hareket etmesini engelleyen, bu aracı hareket halindeyken durduran veya gitmekte olduğu yerden başka yere götüren kişi, 1 yıldan 3 yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılacak. Suçun konusunun deniz veya demir yolu ulaşım aracı olması halinde, 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasına hükmolunacak.
‘İlk bakış’ kriteri ile sosyal medya yasağı
Sulh Ceza Hakimliklerince ‘ilk bakışta’ anlaşılan kişi haklarına aykırı paylaşımlar 24 saatte kaldırma kararı verilecek. İçerik kaldırılmazsa site kapatılabilecek. Ve ayrıca sosyal paylaşım siteleri olan X, İnstagram vs’de istenmeyen içerik çıkarılmazsa yüzde 90 oranına varan bant daraltmaya gidilebilecek.
Çocuk tutuklu ve hükümlüler için çocuk eğitim evi önceliği
Yine Ceza Muhakemesi Kanunu(CMK)’nda ufak değişiklik ve nihayet Ceza İnfaz Kanunu(CİK)’nda çocuk tutuklu ve hükümlülere dair düzenlemeler var. Çocuk suçlarında kasıtlı suçlarda 3 yıl altı, taksirli suçlarda ise 5 yıl altı hapis cezalarına mahkum olanlar çocuk eğitim evinde kalacak. Çocukları hapishaneden çok çocuk eğitim evinde tutmayı amaçlıyor. Yine aynı şekilde hasta ve yaşlı tutuklular ile ilgili düzenlemelerde evde infaz sistemi genişletiliyor. Ama tabi ki bu beklentinin çok çok altında. Zaten DEM Parti’nin tepkisinden de görüyoruz.
Özellikle PKK’nın fesih açıklaması yaptığı çözüm süreci böyle bir beklentinin sebebi idi. DEM Parti bu noktada partiler arası görüşmeler yaptı. ‘Af’ beklentisi doğdu, hapistekiler bayram öncesi eşyalarını toplayacak raddeye gelmişti.
Ama ne hikmetse son düzlükte o bahsedilen af’tan geri adım atıldı. Ve büyük hayal kırılkığı… DEM Parti’nin açıklamalarından kamuoyuna yansıdığına göre konu ‘FETÖ’ mahkumları. Bunun ne kadar doğru olduğunu bilemiyoruz ama tam da af konuşulurken her gün bir FETÖ operasyonu olması da dikkat çekiciydi. Bir anda o hafta içinde hep operasyon yapıldı.
Yani o konuda adım atılması istenmiyor olabilir gerçekten.
Resimli bulmaca
Sonuçta paket resimli bulmacalar gibi. Hani bir taraftan baktığında kadın yüzü gördüğün resim diğer taraftan baktığından dağ resmine dönüşür ya, o tarz. Paketin bir tarafından bakarsan cezalar artırılarak insanların daha çok hapiste kalması amaçlanıyor. Diğer tarafından bakarsan tekraren suç işleyen yani mükerrir suçlular(adli) yani diğer tabirle aslında ıslah olmamış suçlular infaz indiriminden faydalandırılıp hapisten çıkmaları amaçlanıyor. 27 bin insanın bu şekilde hapisten çıkacağı belirtiliyor.
Terör yani siyasi suçtan bir kez hüküm giyenler ise paket kapsamında bile yok. Bugün Meclis’e gelecek pakette amaç ne? Cezaevlerini boşaltmak mı? Cezaları artırarak cezasızlık algısını ortadan kaldırmak mı? İşte başta dediğimiz oksimoronluk burada ortaya çıkıyor. Amacı bile belli olmayan neye yarayacağı bilinmeyen bir paket daha ülkemize hayırlı olsun. Açıklamalara göre af için ise önümüzdeki sonbahara bakacağız.