21 Aralık 2024, Cumartesi

Adnan Oktar dosyasında sürpriz gelişme: Örgütle ilişkileri gerekçesiyle savcı ve hakimler sanık oldu

Adnan Oktar örgütü ile ilişkileri nedeniyle savcı ve hâkimler ilk kez yargılanacak. Yargıtay 5. Ceza Dairesi’nin açıklamasına göre, eski İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı Hadi Salihoğlu, İstanbul Bölge Adliyesi 1. Ceza Dairesi eski üyeleri Ahmet Mahnaoğlu, Derya Bayburtluoğlu, Reyhan Yaman ve dairenin eski savcısı Ali Parlar sanık yapıldı.

Oktar örgütün yargı kanadına dair ilk dava

Barış Terkoğlu Cumhuriyet’teki yazısında Yargıtay’ın Adnan Oktar ile ilgili verdiği kararı aktardı.  Buna göre sanıklar savcı ve hâkimlik görevini, örgütün çıkarları için kullanmakla suçlanıyor. Bu adımdan sonra Oktar örgütünün cezasının Yargıtay’da kesinleşmesinin ardından, örgütün yargıdaki ayaklarına da ilk dava açıldı.

Terkoğlu, söz konusu yazısı şöyle:

“Aslında onu da ilk kez bu köşede okumuştunuz. 18 Ocak 2024’te yazmıştım. Üç HSK müfettişi, Oktarcıların yargıdaki ilişkileri hakkında 680 sayfalık bir rapor yazmıştı. Mahkeme kâtibinden itirafçılara kadar tam 140 kişiyle görüşmüştü. Soruşturma yapılan yargı mensuplarının ve yakınlarının mal varlıkları incelenmiş, telefon kayıtlarına bakılmıştı. Eski başsavcı Hadi Salihoğlu ve ilgili dairenin savcısı Ali Parlar’ın Oktarcılarla organik ilişkisi, Salihoğlu’nun geçmişte Oktarcılar aleyhindeki dosyaları kapattığı resmi rapora yansımıştı. İncelenen HTS kayıtlarından Ali Parlar, Önder Yaman ve Hadi Salihoğlu’nun, örgüt lehine verilen karar sürecinde, örgüt sanıkları ve avukatları ile telefon trafikleri görülmüştü.

Yargıtay’da yargılanacaklar

Mübaşir tanık G.Ü., verdiği ifadede, kararın mahkeme dışında yazılıp getirildiğini ikrar eder şekilde konuşmuştu. Mahkemenin daha önce verdiği 4100 kararı inceleyen müfettişler, ilk kez, delil incelemeden, duruşma açmadan, kimseyi dinlemeden böyle bir karar verildiğini tespit etmişti. Mahkemenin operasyon sabahı polise açılan ateş için “uyku sersemi” kararı vermesi, silahı da iade etme kararı almasının hukukta görülmemiş bir uygulama olduğu sonucuna varılmıştı. Örgüt üyelerini serbest bırakarak yurtdışı yasaklarının kaldırılması sonucu sekiz sanığın kaçtığı ve üç sanığın yurtdışına firar ettiği not edilmişti. Mahkemenin karar dışında bırakılan kıdemli üyesi, kararı veren üç hâkime, şaşkınlıkla, “Hep sanık lehine düşünmüşsünüz, mağdur dosyada hiç yok gibi davranmışsınız, ahlaklı bir sanık avukatı bile sizin yazdığınızı yazmamıştır” demişti. Küçücük kızların ifadeleri tek tek incelenmiş, toplu tecavüz eylemlerine “rızası var” kararı vermek için, hâkimlerin cımbızlama yaptığı, dosyada olmayan delilleri kullandığı görülmüştü. Öyle ki itirafçıların kabul ettiği suçları bile yok sayılmıştı. En önemlisi, tam da karar sürecinde, sözü edilen yargı mensuplarının, kendileri ve yakınları üzerinden, olağandışı zenginleştikleri tespit edilmişti. Sanıkların örgüte destek faaliyetleri nedeniyle yargılanması istenmişti. İşte o isimler yargı mensubu olduğu için, herhangi bir adliyede değil, Yargıtay’da yargılanacak.”

Adnan Oktar’ın 8 bin 463 yıl cezası onanmıştı

Suç örgütü kurma ve yönetme, cinsel istismar ve cinsel saldırı, eğitim öğretim hakkının engellenmesi, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma gibi suçlardan yargılanan ve toplamda 8 bin 463 yıl 4 ay hapis cezasına çarptırılan Adnan Oktar hakkındaki mahkumiyet Yargıtay tarafından onanmıştı.

Salihoğlu, İstanbul Başsavcısı olarak görev aldı

Hadi Salihoğlu, 17-25 Aralık soruşturmaları sürecinde İstanbul Cumhuriyet Başsavcısı olarak görev yapmıştı. Soruşturmaların kapatılmasında rol oynamıştı.

önce gerçek
Beğenebilirsiniz
tümü

Prof. Dr. Mümtaz’er Türköne: İktidarın Suriye ile ilgili verdiği son kararın ve attığı adımların çok doğru olduğu kanaatindeyim (I)

Prof. Dr. Mümtaz’er Türköne duruşuyla, savunduğu değerlere karşı ödediği bedellerle hem Türk medyasında hem de Türk siyasetinde önemli bir isim. Siyaset bilimi uzmanı Türköne...