5 Ocak 2025, Pazar

Noeliniz mübarek olsun

Yedi Uyurlar’da diye adlandırdığımız Ashabı-Kehf  M.S. 250 civarında Roma İmparatorluğu’nun Hristiyanlara (Hz. İsa ve indirilen kutsal kitap İncil’e inanalar) yönelik zulümlerde bulunduğu dönemde yaşanmıştır. Konu Kutsal Kitabımız Kuran’da Kehf Suresi’nde de (18:9-26) geçmektedir. Altı imanlı genç ve Kıtmir adında köpekleriyle yaklaşık 300 yıl bir mağara’da uyutulmuşlardır. Olay (muhtemel yer olarak) bugün de vatanımız olan Türkiye sınırları içinde geçmektedir.

DEMRELİ NOEL BABA

Yine aynı yıllara denk gelen ve bugünkü Antalya sınırları içinde bulunan Patara’da doğup Psikoposluk yaptığı Myra’da hayata gözlerini yuman Aziz Nikolas, nam-ı diğer “Noel Baba” dır. M.S. 243’te Patara kentinde doğdu. İnsanlara yardım severliğiyle çevresindeki halkın sevgisini kazandı. Denizcilikle uğraşan Aziz Nikolas, M.S. 285’te Myra (Demre )kentine yerleşti. Aynı yıl Myra Piskoposluğuna seçildi. Aziz Nikolas M.S 326 yılında ölümünden sonra bu kilisenin içine gömülmüştür. 

TÜM SEMAVİ DİNLER İSLAM’DIR

Ashabı-Kehf ve Aziz Nikolas aynı zamanda Anadolu’da gerçekleşmiş, İslam anlayışıyla yaşayıp, İslam’la müşerref olmuş Allah’ın sevgili kullarının olayıdır. Mümin’in şartlarını taşımış olan bu insanlar ve de Kıtmir Peygamberimiz Hz. Muhammed’e gönderilen Kuran’dan yaklaşık üç yüz sene önce gerçekleşmiş olaylardır. Bu gün Ashabı-Kehf olayına baktığımız gibi Noel Baba’nın yaşadığı zamanın ve inandığı dinin İslam olduğuna inanmamız zamansal bir gerçektir. Noel Baba çevresinde sayılan, sevilen, yardımsever, Allah’ın dini İslam’ı yaşamaya ve yaşatmaya çalışan, bu amaç doğrultusunda da tüm zenginliğini vakfeden bir Mümin’di.

Bu gün Aziz Nikolas’ı damın başına çıkıp elinde tüfekle bekleyen, rakı, şarap, kumar vs. gibi zararlı emtialarla birlikte anılmasına hep birlikte dur demeliyiz. Yine yeni bir yılın girişi kutlamasına ister Noel densin, isterse Hz. İsa’nın doğum kutlamaları densin, genel manada kutlanmasının bir sakıncası olmamalıdır. Bakın bu hususta konunun uzmanları ne diyor?

Prof. Dr. Mehmet Hayri Kırbaşoğlu:                                                                                                                               “Yılbaşı kutlaması evrenseldir; bir dinin kültürü veya sembolü olmaktan çıkmıştır. Hz. İsa’nın doğumu olsa bile Müslüman, Yahudi ve Hıristiyanlar arasındaki ilişkileri göz önüne aldığımızda Hz. Peygamberin doğum günü olan Mevlit Kandili’ni kutlayan Müslümanlar, Hz. İsa efendimizin doğum gününün kutlanmasına neden karşı çıkıyorlar? Bu helal veya haram noktası değil, bu mubahlar kısmında. Yani ne helal ne de haramdır. Müslümanlar tamamen böyle şekilsel ve görüntüsel vakalar söz konusu olduğunda ucuz kahramanlık sergiliyorlar. Ancak adalet, yolsuzluk ve adam kayırma gibi yasa ve ahlâka aykırı davranışların İslam’a aykırılığı niye akıllarına gelmiyor bu dindar kesimlerin?”

Prof. Dr. Saim Yeprem:                                                                                                                                                 “Yeni takvim yılını kutlamanın bir sakıncası olduğunu düşünmüyorum. Hıristiyan ve putperest dünyanın Noel âdetleriyle bağlantılı kutlama yapılması durumunda dinimizce tasvip edilmeyen bir durum ortaya çıkar. Ancak ülkemizdeki kutlamaların Müslümanlık değerlerine karşı çıkmak için yapıldığını söylemek fazla abartılı bir düşünce olur. Kur’an, Müslüman olmayanların mukaddes değerlerini aşağılamayı yasaklamıştır. Noel Baba, Hıristiyanlar için mukaddes değer taşıyorsa hakaret içeren afişlerden uzak durulması gerekir.” 

Prof. Dr. İsrafil Balcı:                                                                                                 “Yılbaşı kutlamak Batı özentisi/imiş! Peki sarık, fistan, entari giymek veya küçücük kız çocuklarını yetişkinlerle evlendirmek neyin özentisi? Bırakın insanlar eğlensin, mutlu olsunlar!”

Prof. Dr. Caner Taslaman:                                                                                                                        “Bir şeyin haram olması için onun Kur’an-ı Kerim’de geçmesi gerekir. Peygamberimiz döneminde müşrikler ile Müslümanların giydikleri arasında büyük bir fark yoktu. Günümüzde camilerin örnek aldığı mimari, çoğunlukla Bizans mimarisidir. Hiçbirimiz ‘bu camiler olmaz, yıkılsın’ diyor muyuz? Şu an birçok kişinin giydiği ceketler, kravatlar gibi elbiseler Batı kültüründe üretilmiştir. Her gün seyredilen televizyon bile bizim kültürümüzde üretilmiş bir şey değil. Yeni yılda insanlar takvim kullanıyorlar. O takvimde aylardan oluşan 12 bölüm var. Bunun sonuna gelindiğinde yeni bir yıl başlıyor ve bunu kutluyorlar. Kutlanmasında ufacık bir sakınca yoktur. Bu kutlanırken İslam’da haram olan şeylere girerse o zaten haramdır.”

KITMİR’İN SOYUNDAN


 Adamın biri Müslüman mezarlığına ölü bir köpek gömer. Görenler onu, zamanın kadısına şikayet ederler. Kadı adamı çağırır ve işin aslını sorar .                                                                                                                                                                                                              Adam:                                                                                                                                                                                                                        -“Doğrudur, öyle yaptım, çünkü köpeğin bana vasiyeti böyleydi, onun vasiyetini yerine getirdim.” der.

Kadı:

-“Sen bizim aklımızla alay mı ediyorsun efendi?” diye çıkışır.

Adam:

-“Hayır efendim, aynı zamanda Kadıya da 10.000 dirhem vermemi vasiyet etti.” der.

Bunu duyan Kadı hemen:

-“Rahmetli köpeğin ölümü bizi ziyadesiyle üzdü.” der.

İnsanlar, kadının değişen bu tavrına hayret ederler.

Kadı onlara der ki:

-“Bu durum sizi hayrete düşürmesin, bu köpeğin geçmişini araştırdım, Ashab-ı Kehf köpeği Kıtmir’in soyundan geldiğini keşfettim.”

Yeni yılınız kutluNoel’iniz de mübarek olsun.

Köşe Yazıları

tümü

Gündem