17 Mart 2025, Pazartesi

Sidar’ın katili cinayet öncesi “Kızını öldüreceğim” demiş

İzmir‘in Bayraklı ilçesinde dini nikahla birlikte yaşadığı İzzet Demir (25) tarafından av bıçağıyla öldürülen Sidar Şimşek‘in (20) babası Evren Şimşek mahkemede anlattı. Baba Şimşek , “İzzet Demir bana daha önce ‘Kızını öldüreceğim’ demişti. ‘Niye kızın evden kaçtı, sende kalıyor? Öldüreceğim’ diyordu” diyerek sanıktan şikayetçi oldu.

Korkunç cinayet 21 Temmuz 2024’te saat 01.30 sıralarında işlendi. İzzet Demir, Sidar Şimşek’i çocuğunun yanında sokak ortasında defalarca av bıçağıyla bıçakladı. İzzet Demir daha sonra çocuğu da yanına alarak kaçtı. Cinayet mahaline gelen polis ekipleri, kucağında çocukla koşan İzzet Demir’i yakaladı.

Ambulansla Bayraklı Şehir Hastanesi’ne kaldırılan genç kadın, kurtarılamadı. Olayda kullanılan av bıçağı ise yol kenarında bulundu. Emniyetteki işlemleri sonrası İzzet Demir tutuklandı.

Kadına karşı kasten cinayetten ağırlaştırılmış müebbet istendi

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından İzzet Demir hakkında ‘Kadına karşı kasten öldürme‘ suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası ve ‘Bıçak veya diğer aletleri izinsiz olarak satma satın alma taşıma veya bulundurma’ suçundan 1 yıla kadar hapis istemiyle iddianame hazırladı. Tutuklu sanık İzzet Demir, İzmir 19’uncu Ağır Ceza Mahkemesi’nde ilk kez hakim karşısına çıktı. Duruşmaya  tutuklu sanık İzzet Demir, Sidar Şimşek’in babası Evren Şimşek ile taraf avukatları katıldı. Çocukları Koruma ve Yaşatma Derneği üyeleri de duruşmayı takip etti.

“En ağır cezayı almasını istiyorum”

Katılan sıfatıyla söz alan Sidar Şimşek’in babası Evren Şimşek, “Sanık kızımı evlenmek için kandırdı. Daha üçüncü gün kızımı dövdü, hep evden kovuyordu, içki içince bardağını, şişesini başına vuruyordu. Kızım sanığı hep alttan alıyordu. Mayıs ayında araları bozuldu. O döneme kadar kızımla sanığın kendi evleri vardı. Daha sonra kızım bende kalmaya başladı. İzzet Demir bana daha önce ‘Kızını öldüreceğim’ demişti. ‘Niye kızın evden kaçtı, sende kalıyor? Öldüreceğim’ diyordu. Olay günü de kızım ağabeyinin evindeydi. Kızım Demir’in dediğinin aksine resmi nikah istiyordu. Ancak Demir, resmi nikah istemiyordu. Kızımın daha önce Demir’in başına vurduğu içki şişesi nedeniyle yaralandığını biliyorum. Demir’in en ağır cezayı almasını istiyorum” diye konuştu.

Duruşmada Sidar Şimşek’in yengesi tanık G.D. tanık olarak dinlendi. Tanık G.D. ise “Sidar, Demir’in çocuğunu görebilmesi için yanına gideceğini söyledi. Gitmemesi gerektiğini söyledik ama evden çıktı. Kısa bir süre sonra halamla balkonda otururken önce fren sesi geldi ardından Sidar’ın ‘Kurtarın beni’ diye bağırdığını duydum. Aşağıya koştum, kanamasını durdurmaya çalışırken yardım istedim. Polis ekipleri geldi. O sırada çocuk İzzet’in kucağındaydı. Polislere çocuğu almaları gerektiğini, İzzet’in katil olduğunu söyledim. İzzet, ‘Ben yaptım, namusumu temizledim’ dedi. Sonra ambulans geldi, Sidar, olay yerinde vefat etti” ifadelerini kullandı.

Mahkeme, 112’yi arayıp aramadığını sordu

Duruşma savcısı, İzzet Demir’in olay sonrası 112’yi arayıp aramadığının tespiti için bilirkişi incelemesi talep etti. Mahkeme başkanı Demir’in telefonuna ait HTS kayıtlarının gönderilmesi için Bilgi Teknolojileri ve İletişim Kurumu’na (BTK) müzekkere yazılmasına karar verdi.

Mahkeme sonunda adliye önünde açıklama yapan Sidar’ın ailesinin avukatı Merve Aybar Güler, “Sanık savunmasını yaparken son derece soğukkanlıydı. Her ne kadar pişman olduğundan ve bir anlık cinnet getirdiğinden bahsetmişse de tavır ve davranışları beyanının tam tersini yansıtmaktaydı. Karar duruşmasına ramak kala müşteki olarak dosyanın salahiyetine son derece etki edecek tanığımız aynı zamanda katil zanlısı kocanın cezasının da belirleyicisi olacak” dedi.

Kadınları ve Çocukları Koruma ve Yaşatma Derneği (KAÇOK) Başkanı Aslı Sarı da “İlk günden beri tüm hassasiyetle ailenin yanında ve avukatlarımızla beraber davanın takipçisiyiz. Yine bir ‘Çok seviyordum cinayeti’. Sevgi öldürmez yaşatır. Ailenin yanında olmaya devam edeceğiz” diye konuştu.

önce gerçek
Beğenebilirsiniz
tümü

12 Eylül’de hakimlik, Balyoz’da avukatlık yaptı, bugünkü yargı mesleği bıraktırıyor: Dayanamıyorum!

Ali Fahir Kayacan, 50 yıllık hukuk kariyerinin ardından Türk yargısındaki mevcut durumu sert bir dille eleştirdi. 12 Eylül döneminde idam kararlarına imza atan ve...