Değerli dostlarım;
Türk ve İslam kelimeleri bizim milletimizin vazgeçmediği iki değer olup onların sentezinden bizim milletimizin oluştuğunu bilmek ve buna göre davranmak zorundayız. Ne Türklüğümüzden ne de İslamlığımızdan asla taviz vermedik vermememiz de gerekmektedir. Türklerde ve İslam’da kutsal veya kutsal sayılar yerler ve değerler vardır. Bunlar bizim çimentomuz olup bizi bir arada tutan unsurlardır. Türklerde ve İslam’da camiler, mabetler, mezarlar, türbeler ortak değerlerimiz olup inanıp inanmadığına bakılmaksızın herkes bu değerlere hürmet eder. Bu da hem Türklüğün hem de İslam olmanın bir gereğidir. Geçmişte bu millete hizmet etmiş ve ebediyete intikal etmiş Atatürk bu millet için en önemli değerlerimizden birisidir. Atatürk‘ün ebedi istirahatgahı Anıtkabir’de bizim için saygı gösterilmesi ve tazimle anılması gereken yerlerden birisi olup bu mekanda bulunanların o kabirde yatan kişiye saygı göstermek için orayı ziyarete giderler.
Son birkaç yıldır çeşitli vesilelere oraya giden insanların Atatürk’e bir Fatiha okumaları gerekirken bindirilmiş kıt’aların Anıtkabir’e taşınarak Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan‘a tezahürat yapmaları son derece yanlış ve bizim örf ve adetlerimize de terstir. Bu davranış ne Türklüğe ne de İslam’a yakışmamaktadır. Atatürk’ün mezarında Erdoğan’a yönelik ‘Türkiye seninle gurur duyuyor veya Reis’ gibi sloganlar atılması veya attırılması insana ‘Edep yahu’ dedirtmektedir. Bu hareketlerden Sn Erdoğan’ın bilgisi olup olmadığını bilemem ama önlerinden geçerken onlara el sallaması düşündürücüdür. Atatürk bizim milletimiz için en önemli lider ve devlet adamı olarak her zaman değerlidir ve hürmete layıktır. Ancak, Anıtkabir’de slogan atmak son derece abes ve absürt bir davranıştır. Bu tür davranışlar Türk ve İslam olan Millete yakışmamıştır. Atatürk’ü sevmiyorsanız Anıtkabir’e gelmeyebilirsiniz ama orada şov yapmanız asla kabul edilmez. Yapanları da yaptıranları da şiddetle kınıyorum.